18 Temmuz 2016 Pazartesi

Neler yaşadık be ah minnoş kalplim

Benim hafızam bir kaç yıldır zayıf. Bilen bilir önce yalnız kalmamak için başladım yazmaya, daha sonra yazı kendimi öğretti bana. İlerde vay be ne yaşamışım deyip hatırlamak için de yazdım, bazen buraya hiç yazmayıp aylar boyu tembellik yaptım. Ve gün geldi yazmasam duramayacaktım!

En son yirmi üçüncü isim günümde bir şeyler anlattım sana. Bu yüzden aradaki zamanı hızlıca özet geçiyorum:

-Lojistik sektöründe girdiğim işten çok memnunum, aile gibi bir şirkette çalışıyorum 6 ay oldu.

-Odtü de başladığım yüksek lisansta sözel ders diye aldığım ders bölümün en baba derslerinden çıktı (endüstriciler bakınız*). Ama nasıl olduğunu bilemiyorum finalde yardırdığım için CB ile geçmeyi başardım, gururum okşandı sevindim.

-Düzenli olarak çalışmak bana zor geldi, işte geçirdiğiniz o uzun zamandan zevk alabileceğiniz bir şeyler muhakkak gerekiyor. Aynı zamanda iş dışında geçirdiğiniz zamanı da o kadar dolu yaşamalısnız ki rutin düzen içerisinde günler su gibi akıp geçerken arkanıza baktığınızda "anaaa geçti gitti zaman" değil de "anaaa ne çabuk geçti gitti zaman ama bir sürü şey sığdırdım o zamana" diyebilesiniz.

-İşten ayrılıyorum arkadaş. İtalya'da Politecnico Di Milano isminde bir üniversiteye kabul aldım. Henüz bursum yok ama DSU bursu isminde italyan hükümetinin verdiği bütçemi acayip rahatlatacak bir burs var.  Ve bursa var şimdiye kadar başvuran hemen hemen tüm Türk öğrencilere çıktığı söyleniyor. Ümitlerim bu yönde, varsa bi duanızı alırım.

ASIL MESELE:

Arkadaş 15 Temmuz'da hepiniz gibi bizde çok uzun bir gece yaşadık. Ben bu olayları -ki halen etkisi çok yoğun devam ediyor- kendi çapımda değerlendirmek istiyorum. Ama baştan uyarayım, siyasetiniz benden uzak dursun, hayalleriniz fikirleriniz varsa yanaşın göğe bakalım ve zamansızca konuşalım.


Evim MİT'e yakındır üzerimizde alçak uçan helikopter, MİTe açılan ateş ve gelen silah sesleri ile kafamızda deli sorular evin içinde dolaşmaya başladık. Televizyonda köprülerin jandarma tarafından kapatıldığını öğrendiğimizde annem "oğlum darbe oluyor galiba" dedi. Evet annem ayıkmıştı. Hepimizde beyin var tabi ama böyle şeyler söz konusu olunca sinaptik boşluklarımızda daha bir hareketlenme oluyor ve saniyede binlerce düşünce kafamızda dolaşmaya başlıyor.

En büyük korkum silahlı bir gücün mecliste bulunması ve bunun getireceği etki ile ülkemiz için alın teri döken insanların, ülkem için kurduğum hayallerin, ablamın doğmamış çocuğunun ve bu ülkenin milyonlarca gencinin geleceğinin kararacağını düşünmemdi. 30 yıl geriye gitmek istemiyordum ve bunun için ne yapabileceksem bunu yapmaya hazırdım.

Bir sürü olay yaşadık, ilk defa bir jetin ses sınırını geçmesiyle oluşan sesi duyduk, ilk defa ağır makineli ile helikoptere atış yapıldığında çıkan sesi, bir bombanın düşüş gürültüsünü duyduk, ilk defa ateş açıldığında ortaya çıkan ışık hüzmesini gözlerimizle gördük.

Ve o gece öldük, sırtımızı dayadığımız - ülkemizi emanet ettiğimiz komutanlar polise ateş emri verdiler, en kritik kamu binalarını ele geçirmek için harekete geçtiler, en en kötüsü bazı insan olmayan askerler sivil halkın üzerine ateş açtılar, sivilleri öldürdüler, masumlara kıydılar, çocukları öksüz bıraktılar.

Darbe için bu kadar az sayıda asker ile basit bir şeyi kapsayadak plan yapıldığını kesinlikle düşünmüyorum. Çünkü kuvvet komutanları ortada yok arkadaş! Darbeciler kendi arasında mı bölündü, darbe önceden fark mı edildi, birileri sonradan vaz mı geçti, halkın meydan inmesi herşeyi değiştirdi mi, kanunsuz emri uygulayanlar cinnet mi geçirdi bilmiyorum. Kim kimdi neciydi bilmiyorum, ama bu milletin halkına silah sıkılmaz kardeşim!

Bu yaşanan olayların gezi ile bağdaştırılmasını da doğru bulmuyorum. Gezi de meydanlarda olanların yarısı tayyip düşmanı, çeyreği provakatör geri kalan çeyreği tertemiz duygularıyla sokağa çıkan insanlardı. Gezi de otobüsler yakıldı, kamu malına zarar verildi, kaldırımlar söküldü, polis taşlandı ve kısa vadede tertemiz düşünce kısa sürede ülkenin feci şekilde zararına olacak bir yöne kaydırıldı. Onlarca insan öldü, ali ismail öldü, küçücük yüreğiyle berkin öldü, bunu yapan bir kaç kalpsiz ve insaniyetten çıkmış polis memuruydu. Bunu unutmayacağız ama bu başka o başka arkadaş farkına var!

Halkın meydanlara çıkmasını doğru buluyorum. Zira cumhurbaşkanı ile herhangi bir duygusal bağım yok, hükümet partisi ve diğer partilerle de aynı şekilde. Devlet'in ne demek olduğunu bilen, devleti el üstünde tutan, demokrasinin arkasında sonuna kadar duran bir insanım. Eğer televizyon yayınları dursaydı dahi sokağa çıkıp tankların önünde askerlere "yapmayın" demek için kendimi hazırlamıştım, 30 yıl geriye gitmek ile ilgili yaptığım bir seçimdi bu.

Ha sonuca gelirsek, sonuç olarak ne oldu bilmiyorum, bugün WikiLeaks birden ilgisini ülkemize çevirdi ve belgeler yayınlayacağını söyledi, gerçi henüz yayınlamadı. Kuvvet komutanları ve genel kurmay başkanı uzun süredir ortada yoktu o kısmı çözemedim. helikopterlerin taradığı yerlerin bazılarını gözümle gördüm bazılarının tekrar tekrar videolarını izledim zamanları değerlendirdim işin içinden çıkamadım bir mantığa oturtamadım. Sağdan soldan yalan ve doğru aldığımız tüm bilgileri ve medyanın yansıttıklarını üst üste koydum hiçbir şey oluşturamadım. Cnn RTE ye ulaşan kanaldı ve o gecenin gözde kanalıydı resmen show yaptılar, kanalı basmaya toplam 5 asker geldi o kısmı anlamadım. O kadar general yakalanırken ağızlarından gık sesi çıkmadı hiçbiri inkar etmedi ve hiçbir şey de söylemedi ve ben de hiçbişey anlamadım. Askeriyenin içinde bu kadar dindar -adı geçen örgüte üye- adam olduğunu hiç sanmıyorum o kısımdan hiçbişey anlamadım. Ununu elemiş eleğini asmış çok yüksek rütbelilerin ülke bu kadar güçlüyken siyasi olarak kaygan bir zemin oluşmadan ne ayak ki çoluklarını çocuklarını bu duruma düşürecek ve halka ateş açacak kararlar vermeyi göze aldılar o kısmı anlamadım. Biz bu ülkede kendi topumuzu, tankımızı ve helikopterimizi üretmeye başladık ama CBSarayının etrafında sarayı korumak için askeri ve teknolojik mühimmat değil de belediyenin harfiyat kamyonları duruyor bunu anlamadım. Olaylar ne kadar karışık ki korkudan etimesgut zırhlı birliğindeki tüm tankların akü kabloları söküldü, anahtarları, benzin pompaları ve diğer tüm kritik parçaları farklı fiziksel yer ve farklı yetkililere emanet edildi ve bu 3 gün geçtikten sonra alınmaya devam eden bir önlem ve ben bundan da hiçbişey anlamıyorum. HDP buradan kendine pay çıkartmadı ve ülkemizde o kadar canlı bomba ve terörist var ona rağmen bu karışıklıktan faydalanıp bir terör olayı olduğunu duymadık, ben terörist olsam kesinlikle bu kargaşadan faydalanırdım burada bişeyler yanlış ve bunu anlamadım.

O KADAR İNSAN ÖLDÜ HALEN GÜLÜP EĞLENEN MEHTER MARŞI ÇALARAK SOKAKLARDA DOLAŞAN İNSANLARI DA ANLAMADIM. SEN BU ÜLKE İÇİN, BU DÜNYA İÇİN EN UFAK BİR KATKIDA BULUNDUN MU? KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMEDEN ÖNYARGISIZ KUCAK AÇTIN MI? YOLA TÜKÜRENE TÜKÜRME, ÇÖP ATANA ATMA DEDİN Mİ? ÇALIŞTIĞIN İŞTE GÖREVİNİ EN İYİ YAPMAK İÇİN ÇABA SARF ETTİN Mİ? ŞİMDİ MEHTER MARŞINI AÇ VE KORNA ÇALARAK UZAKLAŞ. BEN ANLAMIYORUM.


Lafı çok uzatmaya niyetim yok, ben basit bir insanım ama bu yaşanan olayları ne tek bir kişiye ne tek bir örgüte ne tek bir devlete yükleyecek kadar aptal değilim. Neyin ne olduğu hiç belli değil ve bundan sonra ne olacak bilmiyorum. Dediğim gibi ben basit bir insanım darbe uzmanı değilim, siyaset uzmanı hiç değilim ancak biliyorum ki;
Sahipsiz vatanın batması haktır, sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır**
Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır***

Uzunca süredir gündem ile ilgili bir şeyler yazmamıştım. Yazıyı tekrar okuyup editlemem doğru olur ancak ilk yazdığım gibi bırakmak istiyorum. Ve ben 22 Eylül'de gidiyorum:) iyi bir eğitim alacağım, bir dil daha öğreneceğim, yeni insanlar ve yeni kültürler tanıyacağım. Bir fidan gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine yaşamamız için her nefesimi heyecan ile almaya devam edeceğim.

*Obj= minimize 0  / böyle amaç fonksiyonu mu olur allasen.
**Mehmet Akif Ersoy
***Mustafa Kemal Atatürk

22.17 - 18Temmuz16
Ankara