fesleğen kokuyor dünya.. ve ben yeniden yazıyorum.
bugün bir çılgınlık edip ruhsatı sigortası muayenesi plakası olmayan bir motorsiklet aldım.
günüm çok bunaltıcı geçti kısaca özetliyorum.
gece -- heyecanla uyku bölünmeleri ve motorsikletli rüyalar.
sabah 7 kalkış evrak hazırlıkları ıvır zıvır
sabah 7.55 evden çıkıyorum
sabah 8.35 motorun yanındayım
sabah 9.00 motorun sahibi motor adamın arkadaşının üstüneymiş onu bekliyoruz
sabah 10.00 motor -- -- --
sabah 10.15 sonunda motorun devrini alıyorum
sabah 10.35 motora binip eve geçiyorum (eve gelirken devir saatinin çalışmadıgını fark ediyorum)
saat 10.55 evdeyim motorun üstünü örtüp kaskı eve bırakıp metroya biniyorum
saat 11.33 sıhıyeden inmişim üzerimin çok pis motor yağı koktuğunu farkedip 5 tl verip jagler marka bir deodorant elimde üzerime sıkarak servise doğru koşuyorum.
saat 11.45 servis hareket ediyor
saat 12.30 okuldayım. bir dersini kaçırdığımı sandığım dersin hocasının gelmemiş esasında bir saat erken de boşa gelmiş oldugumu düşünüyorum.
saat 12.50 motorun muayenesi için internet başvuru sistemini kurcalıyorum ancak bir sonuç elde edemiyorum 0850 ile başlayan ve dakikası bilmem kaç tl olan numarayı arayıp randevu almaktan başka bir çarem kalmıyor ve üzülerek numarayı tuşluyorum. muayene randevusunu haftaya anca alabileceğimi sanmama rağmen yarına boş yer varmış 24 ekim sabahına alıyorum randevuyu. ancak sigortasını randevudan önce yaptırmam gerekiyor bu yüzden okul çıkışı planlarımda bir değişiklik yapıyorum buda canımı fena halde sıkıyor.
saat 13.30 termodinamik dersine giriyorum. hocanın ne anlattığı hakkında en ufak bir fikrim yok.
dipnot: bir önceki dönem not ortalamam 3.70
saat 14.45 bir derse girmiş ve sıhıye servisine geri binip sigorta şirketi bulup sigortamı yaptırmak istiyorum cebimde 70 lira var.
15.40 kumrular ile ziya gökalp arasındaki sokaklarda dolaşıp binaları süzerek sigortacı tabelası aramaktayım. bir önceki motorum SARVEN için en ucuz fiyatı veren ALLİANZ sigortayı arıyorum ama bulamadığım için başka bir sigorta şirketine giriyorum.
Saat bilmiyorum: yorgunum akköprüden inip 15 dakika yürüyorum sigorta şirketindeyim 1-2 dakikada 2 tane a4 kagıdı veriyorlar. borcum ne diyorum 10 lira diyor (namussuz). yan binadan 50 kuruşa aldığı kağıt için.
Saat bilmiyorum çünkü şarjım bitmiş. bu arada kol saati takma alışkanlığım olsa diye içimden geçiriyorum.
güzel bir akşam geçirdikten sonra eve dönüyorum
saat 8 felan.motorsikletin tekerinden geçirdiğim 3 metre kalın zincirin iki ucunu iliştirip kitlediğim asma kilidin sadece birtane biricik olan anahtarı yok ortada. terslik bu ya.. olacak yani. bir üzüntü bir sıkıntı basıyor beni. ki bu arada BABA denilen şey ortaya çıkıyor. aşağı iniyor. binanın karşısındaki dükkan sahibi arkadaşlarından SUcu arkadaşına gidiyor, (abi beni 2 yaşımdan beri tanır). ve kilidi açarız cevabı alıyorum. 15 saniyede kesilen kilit beni mutlu ediyor :). hırdavatçıya gidiyorum kapalı. yeni kilit yok. sucu diyorki zaten bunlar bir işe yaramaz ben bunu çekiçlede kırardım sessizce. baktıki ben zor durumdayım yarın getir sabah 8de haa diyerekten kendi dükkanının kilidini veriyor. ben duygulanıyorum. vay be diyorum. abi de "ata hürmetimiz yoksada sahibine hürmetimiz var" diyor. beni aşan bir söz olduğundan pek kurcalamıyorum..
evdeyim en azından birşeyler yazmış oldum. tarihede bu günümü geçirmiş oldum. (yada ben öyle düşünüyorum)
eh çok okutuk gerçi sen yazıyı okumadan fotoğraflara baktın ama telefonla çektiğim birkaç görüntüyü paylaşayım sizinlen:
Maşallah deyin..-
video ya gülmeyin lütfen. uçan motor
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder